Dünyanın her neresinde kan, gözyaşı varsa biz bu yaşanan insanlık dışı vahşete karşı olduğumuzu ifade etmek istiyoruz.
Çünkü Mazlumun ,dini ,dili,ırkı, cinsiyeti asla sorgulanamaz
10 Aralık Dünya İnsan Hakları gününü buruk sevinç yaşadığımızı ifade etmek istiyoruz.
Avrupanın göbeğinde zulüm gören katliama uğrayan Bosnalı Müslümanlar, Filistin de zalim İsrail’in zulmü altında inim inim inleyen Filistinli kardeşlerimiz ,
Arakanda, Miyammar da masum insanlara zulüm eden , katliam yapan hainler ne kadar karşı isek bir o kadar da Çin zulmüne muhatap olan soydaşlarımız Uygur Türklerin yaşadıkları zulümler maalesef medyamız da , siyasette ve sivil toplum kuruluşları nezdinde yeteri kadar gündem olmamıştır.
Buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza , Yurt dışı Türkler ve Akrabalardan Sorumlu Bakanımız Sayın Mehmet Nuri ERSOY ‘a , Siyasi Parti Genel Başkanlarına , Belediye Başkalarına, Sivil Toplum Kuruluşlarına, çağrımız Uygur Türklerin yaşadıkları zulümler karşısında kuru bir kınama ile geçiştirmek yerine. Ülkemizin genelinde özellikle de büyük şehirlerimizde zalim Çin Hükumetini telin eden mitinglerinin tertiplenmesini, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) lar tarafından çağıştayların düzenlenmesi, bu vesile ile mazlum , mağdur Uygur Türklerinin sesini dünya kamuoyuna biran önce duyurmalıyız.
Zalime karşı olmak yetmez. Musaların yanında yer almak gerekir zira Zulme rıza zulümdür.
Hz. Ali efendimizin konu ile alakalı güzel bir sözü ile sözlerimizi bitirmek isteriz. ” Eğer bir zulmü engellenmeye gücünüz yetmiyorsa, onu her tarafa duyurunuz.”
Mehmet DEMİREL
SAĞLIK LİYAKAT -SEN
Genel Başkanı
